🫎 Elin Yüzün Yumaz Değil Ne Demek
Bir gez gönül yıktın ise, bu kıldığın namaz değil. Yetmiş iki millet dahi, elin yüzün yumaz değil; ‘Yaradılanı sev, yaradandan ötürü.’ diyen Yunus'u, 'İncinsen de incitme.' ‘Dili, dini, rengi ne olursa olsun iyiler iyidir.’ diyen. Hacı Bektaş Veli'si, ‘Ne mutlu eğri zamanda doğru yerde durabilene’ diyen
Yunus Emre, “ Bir kez gönül kırdın ise / Bu kıldığın namaz değil / Yetmiş iki millet dahi / Elin yüzün yumaz değil” dese de, biz öfke baldan tatlı dedik, kırmadığımız kalp kalmadı. Güzel güzel konuşun, anlaşın diyenlere ateş püskürdük! Bir metre yer için, üç-beş kuruş para için ne kardeş dinledik, ne
“ Bir kez gönül yıktın ise / Bu kıldığın namaz değil /Yetmiş iki millet dahi / Elin yüzün yumaz değil” diyerek gönül alan ve huzur veren kişiler olmamızı öğütlemiştir. Bir vefa, bir selam, bir de habersiz yapılan dua ne güzeldir. Bu devran hep dönecektir.
Bukıldığın namaz değil. Yetmişiki millet dahi. Elin yüzün yumaz değil” (29) “Adımız miskindir bizim. Düşmanımız kindir bizim. Biz kimseye kin tutmayız. Kamu alem birdir bize” (29) “Aşksızlara verme öğüt. Öğüdünden alır değil. Aşksız âdem hayvan olur. Hayvan öğüt bilir değil” (30) “Dilsizler
Yetmisiki millet dahi elin yuzun yumaz degil ne demek? Yunus Emre şu beyitte de "yetmiş iki millet"i, "bütün insanlar/insanlık" anlamında kullanmaktadır: Bir kez gönül yıktın ise bu kıldığın namaz değil//Yetmiş iki millet dahı elin yüzin yumaz değil." Zira namaz, Kur'ân-ı Kerim'de belirtildiği üzere
Birkez gönül yıktın ise, Bu kıldığın namaz değil. Yetmiş iki millet dahi Elin ‘yüzün’ yumaz değil. Eğer bir mümin’in kalbin kırarsan hakka eylediğin secde değildir. Dağa düşer kül eyler, gönüllere yol eyler, sultanları kul eyler, hikmetli nesnedir aşk. Sabır saadeti ebedi kalır Sabır kimde ise o nasib alır.
“Ben onu demek istemedim!” itirazı hazırdır; arkasından “Yetmiş iki millet dahi elin yüzün yumaz değil.” gibi doğru sözler hakikî bağlamından koparılarak eğri büğrü gayelerle kullanılır.
7IiVle. BİR KEZ GÖNÜL YIKTIN İSEBir gez gönül yıktın ise, kıldığın namaz değilYetmiş iki millet dahi, elin yüzün yumaz değilBir gönül yaptın ise, er eteğin tuttun iseBir gez hayr ettin ise, birine bin az değilErden sana nazar ola, için dışın nur olaBeli kurtulmuştan ola, şol kişi kim gammaz değilEr odur alçak dura, ayak odur yola varaGöz odur ki Hakk'ı göre, gündüz gören göz değilYunus Emre'm sözün satar, söze bal ü yağ katarAltmış bin sarrafa satar, yükü gevherdir koz değilYUNUS EMRE
AnasayfaHalk OzanlarıYunus EmreBir Kez Gönül Yıktın İse Son EklenenlerŞ. Erbaş, N. Hikmet, Ö. Asaf, A. Behramoğlu, A. İlhan ve C. Yücel bölümlerine eklemeler Halet Çelebi bölümü S. Tarancı, N. Hikmet, Y. Odabaşı, S. Karakoç ve İ. Sadri bölümlerine yeni şiirler Yücel, Edip Cansever, Atilla İlhan, Necati Cumalı ve Özdemir Asaf bölümlerine yeni şiirler İnal bölümü Arabul, Gülten Akın, Sezai Karakoç, Gültekin Samanoğlu ve Şinasi Özdenoğlu bölümlerine yeni şiirler Fikret bölümü açıldı. En Çok OkunanlarNazım Hikmet / Seni DüşünmekSezai Karakoç / Ey SevgiliSezai Karakoç / Mona RozaHüseyin Nihal Atsız / Geri Gelen MektupCan Yücel / Özledim SeniNazım Hikmet / Mavi LimanÜmit Yaşar Oğuzcan / Ben Seni SevdimÜmit Yaşar Oğuzcan / Gözlerim GözlerindeNazım Hikmet / Yaşamak Ne Güzel ŞeyÜmit Yaşar Oğuzcan / Beni Kör KuyulardaCan Yücel / DostlukNazım Hikmet / Tahirle Zühre Meselesi Ümit Yaşar Oğuzcan / Her Günüm SeninleYavuz Bülent Bakiler / Şaşırdım Kaldım İşte Bilmem Ki NemsinŞükrü Erbaş / SitemCan Yücel / Herşey Sende GizliNazım Hikmet / Bir DakikaCan Yücel / YorgunlukNazım Hikmet / Yine Memleketim Üstüne SöylenmiştirCan Yücel / Farzet Hiç Ayrılmadık
İman-amel ilişkisi kadim/eskiden beri tartışılan bir meseledir. Yani büyük günah işleyen kişi, mümin kabul edilecek mi edilmeyecek mi meselesi. Bu anlaşılır bir durum. Neticede Müslüman - gayrimüslim tarifi/tespiti içindir diyebiliriz. Bu konuya girmiyorum. Ancak İslam toplumlarında sadece ahlaklı olmak hem dünyevi hem uhrevi felah olarak yeterli midir yoksa ibadetler de lüzumlu mudur konusu sanırım nevzuhur bir garabet. Zira günümüzde olduğu gibi kendini Müslüman olarak ifade edip ibadetsizliğin bu derece yaygınlaştığı, ibadetli! kötüler yüzünden, ibadetsiz "iyi insan, iyi Müslüman" tipolojisinin yaygınlaşmaya başladığı bir toplum sanırım mevcut değildir. İbadet - ahlak ilişkisini Yunus Emre'nin şiiri üzerinden ele almaya çalışayım. Yunus Emre der ki "Bir kez gönül yıktın ise. Bu kıldığın namaz değil. Yetmiş iki millet dahi. Elin yüzün yumaz değil." el-Hak doğrudur. Ne de güzel söylemiş Derviş Yunus. Ancak izaha muhtaç. Zira başta değindiğim tarzda istismar ve yanlış anlamalar çok yoğun bu söze dair. Kısaca izaha çalışalım. Yunus Emre burada "namazın kötülüklerden alıkoyduğu" hakikatini el-Ankebut, 29/45 vurgular. Eğer namaz ve sair ibadetlerde devamlı olduğun halde muamelatta yani insani ilişkilerinde berbatsan, Erzurumluların tabiriyle devamsızsan yani ahlaksızsan aslında o ibadetleri hakkıyla eda etmiyor, hakikatini idrak edemiyorsun demek ister. Yunus Emre bu sözüyle asla "yeter ki iyi ve ahlaklı ol, ibadete lüzum yok" anlamını kastetmez. Gerek Yunus Emre'nin sözünü yanlış anlayarak gerekse bir şekilde fikrederek ibadete lüzum olmadığı önemli olanın "iyi/ahlaklı insan" olmak olduğu görüşünü benimseyerek ibadetsiz ama mükemmel bir dünyevi ahlak ile yaşayanlar ifade ettiğimiz gibi iyi birer insan olurlar. Ancak iyi bir Müslüman oldukları iddiası tartışmaya açıktır. Zira güzel bir muamelat ahlakıyla kulların hakkı ifa edilirken, ibadetsiz bir hayatla Allah'ın hakkı ihlal edilmektedir. Bu grupta olanlar dünyada iyiler arasında sayılmayı, övgü ve saygıyı sonuna kadar hak ederler. Ama haklarındaki uhrevi hükmü Allah'a bırakmak ve ibadetsizliğin dünyevi hükmünün haram bu durumun da, İslami açıdan bir nevi ahlaksızlık olduğunu söylemek lazım kanaatimce. İbadetlerin amaçları arasında güzel ahlaklı olmayı sağlamak ve pekiştirmek elbette vardır. Ancak meselenin teabbüdi/kulluk yönü dikkatlerden kaçmamalıdır. Ayrıca ibadetsiz güzel ahlakın ahirette de yeterli olacağı fikrinin ibadette devamlı olmaya çalışanların motivasyonlarını olumsuz yönde etkileyecek olması bu anlayışın yaygınlaşmasının bir başka ciddi tehlikesidir. Benzer durum ibadette devamlı muamelatta devamsız olanlar için de geçerlidir. Hatta bu gruptakiler daha ciddi bir tehlike ile karşı karşıyadır. O da ahiret hayatını imar edelim derken ahiretin tarlasını dünyayı tarumar ettikleri için her iki tarafta da yüzlerine bakılmayanlardan olma tehlikesi. Hasılı, haddimiz olmayarak Yunus Emre'nin şu beytine bir tetimme yapalım. Derviş Yunus der ki "Bir kez gönül yıktın ise. Bu kıldığın namaz değil." Biz de bu beyti şu ilaveyle şerh etmiş olalım "Savm ı salatı unuttun ise, O yaptığın gönül değil." Dolayısıyla, bir kimsenin Müslüman kardeşine "ibadetin senin olsun bana insanlığın lazım" demek yerine "ibadetlerine özen göster zira insanlığın ibadetle daha mükemmel. Allah'a uzak kalıp bana yaklaşman anlamsızdır" demesi gerekir. Aksi şekildeki düşünce bir İslam toplumunda yaygınlaştığında, namaz kılmayan ama iyilik yapan, oruç tutmayan ama ancak ihtiyaç sahiplerine yardım eden, zekat vermeyen ama sosyal sorumluluk projelerine iştirak eden, hacca gitmeyen ama turistik yahut kültürel gezilerle sosyalleşen ve tüm sosyal hayatında evrensel ahlaki değerlerle uyumlu ama İslam hukukunun/ahlakının ibadet kısmını ihmal eden bir dindarlık anlayışının baş göstermesi kaçınılmazdır. Mustafa AYDIN - 3 yıl Önce Yazılanların tümüne harfiyyen katılıyorum Dünyada insan iyilikleriyle ön plana müslüman ben namaz kılmıyorum ama kalbim temiz,kılanların ne halde olduğunu görüyoruz mütedeyyin bir müslüman diğerlerine bunu söyletiyorsa o kusur,insâni ilişkilerinde yarım yamalak olan o müslümana dönecek olursak,o müslüman olduğunu iddia eden kişinin gayri müslimlerden ne farkı kalır?.onların içinde de pek âlâ insâni yönü süper,insanlara iyilik eden,çalışkan,merhametli insanlar neymiş müslümanın bir âlâmet-i fârikası olmalı,o hem insanlar arasında parmakla gösterilmeli,onlara karşı olan vazifelerinde kusur etmemeli ,hem de Allaha karşı olan vazifelerini noksansız yapmalı. Haddimi aştıysam hocam beni affetsin. Kalemine sağlık Ahmet Yâsin hocam. Cevapla Beğen 0 Beğenme 0 SİNAN ÜZEL - 3 yıl Önce Bunun ikisini yapabilmek çok zor bunları yapabilmek için nasıl bir yol çizmek gerekir Cevapla Beğen 0 Beğenme 0
Yunus Emre İlahi Şiirinin İncelemesi, Tahlili, Kafiye ve Redifleri, Zihniyeti, Nazım Birimi, Ahenk Unsurları, Söz Sanatları, Ses Olayları Yunus Emre İlahi Şiirinin Nazım Biçimi İlahi Yunus Emre İlahi Şiirinin Nazım Birimi Dörtlük Yunus Emre İlahi Şiirinin Birim Sayısı 8 Dörtlükten oluşur Yunus Emre İlahi Şiirinin Ölçüsü 4+4 = 8’li hece ölçüsü unus Emre İlahi Şiirinin Ahenk Unsurları Kafiye Ve Redif Yunus Emre İlahi Şiirinin Kafiye ve Redifleri Seni’ler redif Beni/günü = i’ler redif —- n’ler yarım kafiye Sevinirim/yerinirim/avunurum = inirim’ler redif — v’ler yarım kafiye Oldurur/daldırır/doldurur = durur’lar redif —- ol’lar tunç kafiye İçem/düşem/endişem=m’ler redif —- e’ler yarım kafiye Gerek’ler redif Öldüreler / savuralar = lar’lar redif — ur’lar yarım kafiye Dedikleri / huri = ri’ler tam kafiye Adım / odum/ maksudum = m’ler redif — d’ler yarım kafiye Yunus Emre İlahi Şiirinin Söz Sanatları Abartımübalağa “Ben yanarım dünü günü.” Şair durmadan yandığını söyler. Benzetme Aşk denizi diyerek aşkı denize benzetmiştir. Abartı mübalağa Aşkın aşıklar öldürür. Telmih hatırlatma “Mecnun olup dağa düşem” Leyla ile Mecnun hikayesi hatırlatılır. Kişileştirme “Toprağım anda beni çağıra” toprak kişileştirilmiştir. Yunus Emre İlahi Şiirinin Dili Sade, yalın okuyan herkesin rahatça anlayacağı günlük hayatta kullanılan dil kullanılmıştır. Yunus Emre İlahi Şiirinin Teması İlahı aşk, Tanrı sevgisi Yunus Emre İlahi Şiirinde Gelenek İslamiyet’e geçiş ve sonrası Tasavvuf edebiyatı geleneğine uyan bir şiirdir. Şiiri ve Şair İslamiyet’e geçiş ve sonrası Tasavvuf edebiyatının önemli temsilcilerinden biridir Yunus Emre. Yunus Emre İlahi Şiiri Ses Olayları Varlığa Bu kelimede ünsüz yumuşaması ses olayı vardır. Varlık-ına = varlığına yokluğa Bu kelimede ünsüz yumuşaması ses olayı vardır. Yokluk-a=yokluğa şarabından Bu kelimede ünsüz yumuşaması ses olayı vardır. Şarap-ından=şarabından göğe Bu kelimede ünsüz yumuşaması ses olayı vardır. Gök-e = göğe Toprağım Bu kelimede ünsüz yumuşaması ses olayı vardır. Toprak-ım = toprağım Bir Kez Gönül Yıktın İse Bir gez gönül yıktın ise, kıldığın namaz değil Yetmiş iki millet dahi, elin yüzün yumaz değil Bir gönül yaptın ise, er eteğin tuttun ise Bir gez hayr ettin ise, birine bin az değil Erden sana nazar ola, için dışın nur ola Beli kurtulmuştan ola, şol kişi kim gammaz değil Er odur alçak dura, ayak odur yola vara Göz odur ki Hakk'ı göre, gündüz gören göz değil Yunus Emre'm sözün satar, söze bal ü yağ katar Altmış bin sarrafa satar, yükü gevherdir koz değil bir kez gönül yıktın ise inceleme, bir kez gönül yıktın ise bu kıldığın namaz değil kompozisyon, yunus emre bir kez gönül yıktın ise şiiri anlamı, bir kez gönül yıktın ise fon müziği, bir kez gönül yıktın ise şiirinin türü, dertli divani bir kez gönül yıktın ise, bir kez gönül yıktın ise dinle, bir kez gönül yıktın ise fon müziği indir,
Yunus Emre tarafından söylenen sözler yazımızda büyük Yunus Emre şahsiyetinin şimdiye kadar söylediği en güzel ve anlamlı sözlerini bulacaksınız. Eğer sizler de Yunus Emre şahsiyeti ile ilgili bildiğiniz güzel ve anlamlı sözler varsa lütfen bizlerle Yunus Emre’nin şiirlerini de sitemizde Emre Hakkında Kısa Bilgi Doğumu 1238 Sivrihisar, Eskişehir Ölümü 1328 Yunusemre, Mihalıçcık, Eskişehir Çağı 13. – 14. yüzyıl İlgi alanları Divan, Şiir, İslam, Alevîlik Etkilendikleri Taptuk Emre, Mevlânâ Celaleddin-i Rûmî, Hacı Bektaş-ı Velî, Ahî Evrân-ı Velî, Barak Baba, Sarı SaltukYunus Emre Söylediği SözlerA İle Başlayan Akıl, adl adalet ıssı sahibi bir ulu kişidir. – Medet etmek sana onun işidir. Akıl bir kişidir, Allah’a bakar. – Uyarsan akla uy, ol buhl’ı cimriliği yakar. Ana rahminden geldik pazara, bir kefen aldık döndük mezara. Aşk aşıkı şir eder, aslanı zencir eder, katı taşı mum eder. Aşık olamayan adem benzer yemişsiz ağaca. Aşıklar ölmez, ölen hayvan imiş. Az söz erin yüküdür, çok söz hayvan yüküdür. Ben gelmedim dâvi dava için, – Benim işim sevgi için – Aşkın yeri gönüllerdir, – Gönüller yapmaya geldim. Ben sevdiğimi demez isem, sevmek derdi boğar beni. Benim uçmak neme gerek, hergiz gözüm ona bakmaz. Benlik davasını bırak muhabbetten olma ırak, sevgi ile dolsun yürek hoşgörülü olmaya bak. Bir avuç toprak, biraz da su’yum ben, neyimle övüneyim, işte buyum ben. Bir bahçeye giremezsen, durup seyran eyleme. Bir gönül yapamazsan, yıkıp viran eyleme. Bir kez gönül yıktın ise, Bu kıldığın namaz değil. Yetmiş iki millet dahi Elin yüzün’ yumaz değil. Bu dünyaya inanma, vefasın bulam sanma. Ömrün veren ziyana, çoğu pişman içinde. Cennet cennet dedikleri, 3 köşkle birkaç huri. İsteyene ver onları, bana seni gerek seni… Cümleler doğrudur sen doğru isen, – Doğruluk bulunmaz sen eğri isen. Çalab’ın dünyasında – Yüz bin dürlü sevgi var; – Biri Rahmân-ı Rahîm – Biri şeytan-ı racîm. Çok mal haramsız, çok söz yalansız Sözleri D-H Dağa düşer kül eyler, gönüllere yol eyler, sultanları kul eyler, hikmetli nesnedir aşk. Dağlar nice yüksek ise yol onun üstünden geçer. Derdi dünya olanın, dünya kadar derdi olurmuş. Derviş Yunus sana söyleme derler, – Ya ben öleyim mi söylemeyince. Dervişlik baştadır, tacda değil. Kızdırmak oddadır, sacda değil. Dervişlik dedikleri, hırka ile taç değil. Gönlün derviş eyleyen hırkaya muhtaç değil. Dört kitabın manasını okudum tahsil ettim. Aşka gelince gördüm, bir uzun hece imiş. Eğer aşkı sever isen can olasın. – Kamu derdine hem derman olasın. Eğer bir mümin’in kalbin kırarsan hakka eylediğin secde değildir. Eğer, ilerde bir gün “keşke” demek istemiyorsan, 3 şeyi doğru seç! Eşini, işini, arkadaşını. Ete kemiğe büründü, Yunus deyu göründü. Ey hayat ırmağından su içenler! Gelin soralım canlara ki güzelliği ne oldu da gidiyor. Ben hep seninim diyordu, şimdi neyi buldu da gidiyor? Edebim el vermez edepsizlik edene, – Susmak en güzel cevap edebi elden gidene. Gelin taniş olalım, işi kolay kılalım. – Sevelim sevilelim, dünya kimseye kalmaz. Hiç hata yapmayan insan, hiçbir şey yapmayan insandır; ve hayatta en büyük hata, kendini hatasız sanmaktır. Hoştur bana senden gelen. Ya gonca gül, yahut diken. Ya hayattır, yahut kefen. Nârın da hoş, nurun da hoş. Kahrın da hoş, lütfun da Sözleri İ-Ö İlim ilim bilmektir, ilim kendin bilmektir, sen kendin bilmez isen, ya nice okumaktır. Menden istirisen, – Eydirüvirem bildügümden, – Budur Çalab’ın buyrugu, – Tutun oruç kılun namaz. Mal sahibi mülk sahibi, – Hani bunun ilk sahibi, – Mal da yalan mülk de yalan, – Var gel biraz da sen oyalan. Maharet güzeli görebilmektir, sevmenin sırrına erebilmektir. Cihan, Alem herkes bilsin ki şunu; En büyük ibadet sevebilmektir. Miskin Adem oğlanı, nefse zebun olmuştur. Hayvan canavar gibi, otlamağa kalmıştır. Mü’min olanların çoktur cefâsı, – Ahirette olur zevk-u sefâsı, – On sekiz bin âlemin Mustafâ’sı, – Adı güzel, kendi güzel Muhammed Nazar eyle itiri – Pazar eyle götürü – Yaradılanı hoş gör – Yaradandan ötürü Olsun be aldırma Yaradan yardır. Sanmaki zalimin ettiği kârdır. Mazlumun ahı indirir şâhı. Her şeyin bir vakti vardır. Ölür ise ten ölür, canlar ölesi değil. Ölümden ne korkarsın, korkma ebedi Sözleri S-Z Sabah mezarlığa vardım, baktım herkes ölmüş yatar, her biri çâresiz olup, ömrünü yitirmiş yatar. Sabır saadeti ebedi kalır Sabır kimde ise o nasib alır. Sanırdım kendim ayrıyım – Dost ayrıdır, ben gayrıyım – Beni bu hayale salan – Bu sıfat-ı hayvan imiş.. Sen doğru ol da varsın sanan eğri sansın. Lâkin sakın unutma ki; Sen kendini bir şey sanmadığın sürece doğru insansın. Sevelim sevilelim, dünya kimseye kalmaz.. Sözü bilen kişinin yüzünü ak ede bir söz. – Sözü pişirip diyenin işini sağ ede bir söz – Söz ola bitire savaşı, söz ola kestire başı – Söz ola ağuluzehirli aşı – Yağ ile bal ede bir söz. Sular hep aktı geçti, kurudu vakti geçti, – Nice han nice sultan tahtı bıraktı geçti, – Dünya bir penceredir, her gelen baktı geçti… Türlü türlü cefanın adını aşk münkir ademi bu meydandan sürmüşler. Ya Rabbena hayreyle, – Muhammed’e yâr eyle, – Kabrimizi nur eyle, – Kabre vardığım gece. Yalancı dünyaya konup göçenler. Ne söylerler ne bir haber verirler Yaratılanı hoş gör, Yaradan’dan ötürü. Yunus sözi alimden, zinhar olma zalimden, korkadurın ölümden, cümle doğan ölmüştür. Zulum ile abad olanın akıbeti berbad olur.
elin yüzün yumaz değil ne demek